Kod

Bloglar
mobilya kulübü
Bloglar
mobilya kulübü
Bloglar
mobilya kulübü
Bumerang - Yazarkafe
Bumerang - Yazarkafe
Bumerang - Yazarkafe

26 Kasım 2017 Pazar

Tutsak



     Bastırıyorum nakaratımı tuz gibi yaralarımın mihrabına. Yankılanıyor şarkım, senin kibirli duvarlarında yalnız başıma dinliyorum sesimi. Çünkü aşk, hayal demekti sevgilim ve sadece bir dilek hakkım vardı benim...

     Öldürdüm artık ötekileri. Çünkü sensizlik bizatihi yalnız demekti.
     Bugünde geçecek, dokunulmaz sanrılarına bir yenisini ekleyecekti. Biz niye harap ettik kendimizi böyle, oysa gecenin bir yalanı yokmuş. Tutkusunda herkes masum.
     Unutmak için binlerce neden uydurmuştum kendime, seni gördüğüm anda...
     Neyse, unut gitsin.

     Sen yine de gittin sessiz bir vedayla. Ben başucunda bekledim aşkımızın kimse çalmasın diye. Bütün şeytanlar biraraya gelse yine de beni baştan çıkaramayacak ki.

     Ellerimi ne zaman bıraktın ve ben bu hale nasıl geldim ? Yanıtını elbette biliyorum, siz yalnızlığı neden sevdiğimi merak edin. Son bir şey sormak isterseniz, mesela son arzum gibi. Ben kimseye güvenemeyecek miyim ?
     Kaderim kaybolmak mı, varsa kaybetmek mi ? 

     Gecelerimde donan yalnızlığımı gün acımasızca yakıyor. Korkuluklarımdan aşıp arkanıza düşüyorum. Görünmez çekimlerin sahte rollerindeyim. İtirafımdır bu, istemiştim kalbini çalmayı. Ama şimdi yakalanan zavallı bir hırsız gibiyim. Kamaşmış gözlerimle ''zaten çalamamıştım'' diye haykırıyorum. Sonra fısıldıyorum benliğime: Zaten yoktu.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder